Dünya Kalp Günü
Kalp ve damar hastalıkları (kardiyovasküler hastalıklar), kalbi ve damar sistemini olumsuz etkileyen hastalıkları kapsar. Yaşın ilerlemesiyle birlikte görülme sıklığı artan kalp ve damar hastalıkları, Dünya Sağlık Teşkilatı (DST) verilerine göre dünyada her üç kişiden birinin ölümünden sorumludur. Bu haliyle kalp ve damar hastalıkları küresel bir halk sağlığı sorunu olarak kabul edilmektedir.
Bu sebeple dünyada her yılın 29 Eylül günü “Dünya Kalp Günü” olarak belirlenmiş olup gün vesilesiyle, belirlenen tema çerçevesinde topluma ve sağlık çalışanlarına yönelik eğitim ve farkındalık çalışmaları yapılmaktadır. Buna istinaden 2024 yılının teması "Önce Sen, Önce Kalbin” ve “Kalbinin Kahramanı Ol, Harekete Geç” şeklinde belirlenmiştir.
Kalp ve damar hastalıkları kişisel, davranışsal, çevresel ve sosyoekonomik risk faktörlerinden kaynaklanabilmektedir. Sağlıksız beslenme, fiziksel hareketsizlik, alkol kullanımı, tütün kullanımı, hava kirliliği, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, diyabet, obezite ve böbrek hastalığı en önemli risk faktörleri arasında yer alır. Ayrıca aile geçmişi, stres, etnik köken, cinsiyet ve yaş da kişide kalp ve damar hastalıklarının gelişimini etkileyebilmektedir.
Dolayısıyla risk faktörleriyle mücadele etmek kalp ve damar hastalıklarından korunmada ya da ilerlemelerini durdurmada birincil korunma yöntemidir. Yapılan araştırmalar, yaşam tarzında yapılacak değişikliklerle 30-70 yaş arasında görülen kalp ve damar hastalığı kaynaklı ölümlerin %80’inin önlenebileceğini ortaya koymaktadır.
Kalp ve damar hastalıklarının erken teşhisi, etkili tedavisi ve izlenmesi yoluyla söz konusu hastalıkların ilerlemesini durdurulması ve bu hastalıklara bağlı yeni hastalık oluşmasını engellemesi en önemli mücadele basamaklarından biridir.
Bu sebeple Bakanlığımız, Hastalık Yönetimi Platformu (HYP) adını verdiği bir uygulama geliştirerek birinci basamak sağlık hizmet sunucularının kronik hastalıkların erken teşhisi, etkili tedavisi ve izlemlerinde daha aktif bir rol üstlenmesini sağlamıştır. Sürecin, kanıta dayalı klinik uygulama yönergeleri doğrultusunda yürütülmesi ile hastalıkların kontrol altına alınması, bireylerin fonksiyon kaybı yaşamalarının ve engelli hale gelmelerinin önüne geçilmesi amaçlanmaktadır.
HYP kapsamında aile hekimlerimiz tarafından, 40 yaş ve üstü bireylerin yılda en az bir kez kardiyovasküler risk değerlendirmesi yapılmaktadır.
Kardiyovasküler risk değerlendirmesinde öncelikle kişinin yaşı, cinsiyeti, sigara kullanım bilgileri alınmakta, kan basıncı ölçülmekte ve kolesterol değerine bakılmakta, elde edilen veriler kullanılarak 10 yıl içinde ölüme neden olabilecek bir kalp ve damar hastalığı geçirme riski hesaplanmaktadır.
Aile hekimlerimiz, kardiyovasküler risk değerlendirmesi sonucuna göre hastaların gerekli tedavilerini düzenlemekte, yaşam tarzı değişiklikleri konusunda danışmanlık yapmakta, gerekli hallerde Sağlıklı Hayat Merkezlerine ya da hastanelere yönlendirmektedir.
Sağlıklı bir kalp için;
•
Aile hekimine başvur!
•
Kardiyovasküler risk değerlendirmeni yaptır!
•
Sağlıklı beslen!
•
Hareket et!
•
Sigaradan uzak dur!
Sağlıklı bir kalp ile sağlıklı bir yaşam geçirmenizi diliyoruz.